İstanbul'un Esenyurt ilçesinde, bir apartman dairesinde bir kadının cesedinin bulunması, yerel halkta büyük bir korku ve belirsizlik yarattı. Olay, 30 Ekim 2023 sabah saatlerinde, Fatih Mahallesi'nde bulunan bir apartmanın 2. katında gerçekleşti. Apartman sakinleri, belirli bir süre kendisinden haber alamadıkları komşuları 42 yaşındaki N.B.'nin evine gitmekte kararlı idi. Kapının kilitli olması nedeniyle içeriden ses alamayınca, durumu hemen polise bildirdiler. Olay yerine gelen ekipler, cesedi bulduklarında tüm mahalle sarsıldı.
Polis ekipleri, apartmana geldiklerinde ilk olarak çevredeki sakinleri sorgulamaya başladı. Yapılan ilk incelemede N.B.'nin evinde herhangi bir zorbalığa veya broyale açlık izine rastlanmadı. Ancak, olayın nasıl gerçekleştiğine dair işaretler, soruşturmanın derinleşmesine yol açtı. Adli tıp ekipleri, cesedin üzerinde detaylı bir otopsi gerçekleştirmek üzere çalışmalarını başlattı. Elde edilen ilk bulgulara göre, kadının ölüm nedeni henüz netlik kazanmadı ve bu durum, polisin soruşturmasını daha da karmaşık hale getirdi.
Olayın ardından mahallede yaşayan insanlar arasında yoğun bir panik ve endişe hakim oldu. Esenyurt'ta daha önce benzer olayların yaşandığını belirten bazı vatandaşlar, güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğini vurguladı. Olayın meydana geldiği sırada, apartmanın diğer dairelerinde yaşayan bazı kişiler, N.B. ile ilgili ilginç ayrıntılar paylaştı. Kadının, yalnız yaşayan bir birey olduğu ve çevresiyle çok da iletişim kurmadığı ifade edildi.
Bu ölüm acı bir gerçeği daha gözler önüne serdi: Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet gün geçtikçe artıyor. Türkiye'de kadınlar, her gün bir belirsizlik içinde yaşarken, Esenyurt'taki bu olay, toplumda derin bir acı ve öfke yaratma potansiyeline sahip. Kadına yönelik şiddetle mücadele eden sivil toplum kuruluşları, olayın ardından sosyal medya üzerinden yaptıkları açıklamalarda, bu tür olayların artık sona ermesini talep ettiler.
İstanbul’daki kadın cinayetleri ve kadına karşı şiddet, son yıllarda medyanın gündeminde sıkça yer almaya başladı. Kadınların hayatlarına yön veren, temel haklarını gasp eden bu tür ruhsal veya fiziksel şiddet olaylarına karşı toplum olarak birleşmek gerekmektedir. Esenyurt’ta yaşanan bu trajediden sonra, diğer kadınlar için daha fazla önlem alınması, toplumun her kesiminden bireylerin duyarlı bir şekilde harekete geçmesini sağlamalıdır.
Esenyurt’ta yaşanan bu olay, yalnızca bir ölümden ibaret olmamakla birlikte, toplumsal problemlerin de daha fazla görünür hale gelmesini sağladı. Kadına yönelik şiddet sorununu köklü bir şekilde ele alması gereken Devlet, hem yasalar hem de uygulamalar açısından yeniliklere gitmelidir. Kadınlar, toplumsal hayatta eşit bireyler olarak yer almalı ve her türlü şiddetten uzak bir yaşam sürmelerinin teminatı olmalıdır.
Olayla ilgili olarak Esenyurt Kaymakamlığı'ndan bir açıklama yapılması bekleniyor. Ayrıca, konuyla ilgili gelişmelerin takip edileceğini belirtmekte fayda var. Soruşturmanın seyrine göre, kadın cinayeti ya da intihar iddiaları doğrultusunda yeni bilgiler elde edilmesi bekleniyor. Bu trajik olayın ardından, toplumsal bir vicdan oluşturmak ve kadınların güvenli bir şekilde yaşamaları için gerekli önlemleri almak adına harekete geçmek gerekiyor. Bu noktada, hem devlet kurumlarına hem de bireylere düşen sorumluluklar bulunmaktadır.