Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) eski başekonomisti, 2025 yılı için asgari ücret tahmininde bulundu. Yüksek enflasyon ve artan yaşam maliyetleri doğrultusunda, belirlenen yeni asgari ücretin “taban oran” olarak kabul edileceğini ifade eden ekonomist, iş gücü piyasasında dengelerin yeniden oluşacağını belirtti.
Eski başekonomistin açıklamasına göre, 2025 yılında asgari ücretin mevcut ekonomik göstergelere uyum sağlayacak şekilde belirlenmesi bekleniyor. Tahminlere göre, enflasyon oranı ve reel gelir artışına paralel olarak asgari ücrette %40-50 arasında bir artış gündeme gelebilir. "Belirlenecek ücret, çalışanların temel ihtiyaçlarını karşılamayı hedefleyen bir taban seviyede olacak," diyen ekonomist, ekonomik istikrarın korunmasının önemine dikkat çekti.
Küresel Etkiler ve İç Dinamikler Belirleyici Olacak:
Ekonomist, dünya genelindeki ekonomik gelişmelerin Türkiye’nin ücret politikalarını da etkileyeceğini ifade etti. Küresel tedarik zinciri sorunları, enerji maliyetlerindeki dalgalanmalar ve döviz kuru hareketlerinin, asgari ücretin belirlenmesinde dikkate alınacağını belirtti. İç piyasada ise işverenlerin maliyet yükünü dengeleyecek teşviklerin gündeme gelebileceğini söyledi.
Çalışanların Alım Gücü ve Refahı:
Asgari ücretin enflasyon karşısında çalışanların alım gücünü koruması gerektiğini vurgulayan ekonomist, "Yüksek enflasyon ortamında, çalışanların gelir seviyesinin korunması ve refahlarının artırılması öncelikli olmalıdır," dedi. Aynı zamanda, işverenler için sürdürülebilir bir ücret politikası oluşturulmasının ekonomik denge açısından kritik önem taşıdığını belirtti.
Bu tahminler, asgari ücretin yalnızca çalışanlar için değil, işverenler ve genel ekonomi üzerinde de etkili bir araç olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. 2025 yılına yaklaşırken, yeni asgari ücret politikalarının geniş bir kesimi etkilemesi bekleniyor.